İngiltere’den dört İsrailli yerleşimciye yaptırım

İngiltere’nin Yaptırım Kararı

ABD’den sonra İngiltere de bazı aşırılık yanlısı İsrailli yerleşimciler hakkında yaptırım kararı aldı. İngiltere Dışişleri Bakanlığı, söz konusu dört İsrail vatandaşı hakkında işgal altındaki Batı Şeriada Filistinlilere karşı insan hakları ihlallerinde bulundukları gerekçesiyle yaptırım kararı alındığı açıklandı. Karar kapsamında söz konusu kişilerin İngiltere’deki hesapları dondurulacak ve şahıslara seyahat kısıtlamaları getirilecek. İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron konuyla ilgili yaptığı açıklamada „Aşırılık yanlısı İsrailli yerleşimciler Filistinlileri, sık sık silah zoruyla tehdit ediyor ve hakları olan toprakları terk etmeye zorluyor“ dedi. Cameron, „Bu davranış yasa dışıdır ve kabul edilemez. İsrail’in daha güçlü bir şekilde harekete geçmesi ve yerleşimci şiddetini durdurması şart. Çok sık şekilde taahhütler verildiğini görüyoruz ancak bunlar takip edilmiyor“ ifadelerini kullandı.

Yaptırım Uygulanan İsimler

İngiltere Dışişleri Bakanlığının açıklamasına göre yaptırım getirilen Moshe Sharvit ve Yinon Levy geçen aylarda fiziksel şiddette bulundu, Filistinlilere silah zoruyla tehdit etti, mal ve mülke zarar verdi. Açıklamada iki İsraillinin eylemlerinin „Filistinli toplulukların yerinden edilmesi için hedefli ve hesaplı bir çabanın parçası olduğu“ belirtildi. Yaptırım uygulananlardan Zvi Bar Yosefin ise Batı Şeriada yasa dışı bir karakol kurduğu kaydediliyor. Bu karakolu Filistinli bölge sakinleri „sistematik sindirme ve şiddet kaynağı“ olarak niteliyor. Londra’nın yaptırım uyguladığı dördüncü kişi ise Ely Federman. İngiltere Dışişleri Bakanlığı, Federman’ın Güney Hebron (El Halil) Tepelerinde Filistinli çobanlara karşı birçok olaya karıştığını kaydetti.

Uluslararası Tepkiler

İngiltere’nin aldığı yaptırım kararıyla birlikte aşırılık yanlısı İsrailli yerleşimcilere karşı uluslararası alanda tepkiler artmaktadır. ABD Başkanı Joe Biden yönetimi de şubat ayında benzer bir karar almış ve Batı Şeria’daki durumu ciddi bir tehdit olarak değerlendirmiştir. Bu gelişmeler, İsrail’in yerleşimci politikalarıyla ilgili uluslararası arenada ciddi endişelere yol açmaktadır.